Sepetim (0) Toplam: 0,00TL
KALE VE NEFER

KALE VE NEFERHabsburg Serhaddinde Osmanlı Askeri Gücü (1699-1715)

İndirimli Fiyat : 187,50TL
KY-362
362355
KALE VE NEFER
KALE VE NEFER Habsburg Serhaddinde Osmanlı Askeri Gücü (1699-1715)
187.50

Ömer Gezer

389 sayfa

250.₺

1.Baskı: Mart 2020

Tarih ve Coğrafya Dizisi

ISBN 978-605-105-199-4

Geçtiğimiz yirmi yıldan bu yana kaynakların çeşitlendirilmesi ve yeniden değerlendirilmesi

sayesinde Osmanlı askeri tarihi baştan yazılıyor. Osmanlı ve Habsburg arşivlerindeki zengin

malzemeye dayanarak kaleme alınan bu kitap da 1699 sonrasında imparatorluğun Habsburg

serhaddindeki askeri gücüne odaklanarak bu alana katkı sağlıyor. Osmanlılar, 1683’te

Viyana’yı ele geçirmek üzereyken ağır bir bozgun yaşadılar ve takip eden savaşta sınırlarını

koruyan kalelerin neredeyse tamamını kaybettiler. İmparatorluğun çekirdek coğrafyası, hatta

başkenti İstanbul bile ortaya çıkan askeri zafiyet nedeniyle tehdit altında kaldı. Karlofça

Antlaşması’ndan (1699) sonra Babıali, bu zafiyetin üstesinden gelmek için yeni savunma

hatları oluşturmak üzere harekete geçti. Kuzeyde Rusya ve Lehistan, güneyde Venedik,

batıda ise Habsburg sınırında imparatorluğun askeri gücü yeniden örgütlendi. Habsburg

serhaddinde, Bosna’dan Temeşvar’a kadar uzanan bir coğrafyada, sıklet merkezinde Belgrad

Kalesi’nin bulunduğu bir savunma hattı oluşturuldu. Bu amaçla modern tabyalar inşa edilerek

kaleler tahkim edildi ve çok sayıda asker yazılarak serhad garnizonları güçlendirildi. Bu askeri

programın masraflarını karşılamak için imparatorluğun mali kaynakları seferber edildi.

Babıali’nin çabaları sonucunda Habsburg sınırındaki Osmanlı askeri gücü, çoğu yerli kulu

neferler olmak üzere, neredeyse 40 bin askere çıkarıldı. Ne var ki 1716-1718 Savaşı’nda

Babıali’nin inşa ettiği savunma hattı Habsburg ordusu karşısında ayakta kalamadı: 1716’da

Temeşvar, 1717’de Osmanlı Avrupası’nın en önemli kalesi Belgrad düştü. İmparatorluğun

1699’dan itibaren seferber ettiği askeri ve mali kaynaklara rağmen bu savunma hatları niçin

bu kadar kolayca çöktü? Ömer Gezer kale mimarisinden serhad garnizonlarının yapısına

kadar uzanan bir alanda Habsburg serhaddindeki Osmanlı askeri gücünü, sosyo-askeri ve

ekonomik yönlerini de ihmal etmeden incelediği kitabında bu soruyu Osmanlı askeri

bürokrasisinin yetersizliğine işaret ederek cevaplıyor. Ömer Gezer, Hacettepe Üniversitesi

Tarih Bölümünde araştırmalarını sürdürüyor.

  • Açıklama
    • Ömer Gezer

      389 sayfa

      250.₺

      1.Baskı: Mart 2020

      Tarih ve Coğrafya Dizisi

      ISBN 978-605-105-199-4

      Geçtiğimiz yirmi yıldan bu yana kaynakların çeşitlendirilmesi ve yeniden değerlendirilmesi

      sayesinde Osmanlı askeri tarihi baştan yazılıyor. Osmanlı ve Habsburg arşivlerindeki zengin

      malzemeye dayanarak kaleme alınan bu kitap da 1699 sonrasında imparatorluğun Habsburg

      serhaddindeki askeri gücüne odaklanarak bu alana katkı sağlıyor. Osmanlılar, 1683’te

      Viyana’yı ele geçirmek üzereyken ağır bir bozgun yaşadılar ve takip eden savaşta sınırlarını

      koruyan kalelerin neredeyse tamamını kaybettiler. İmparatorluğun çekirdek coğrafyası, hatta

      başkenti İstanbul bile ortaya çıkan askeri zafiyet nedeniyle tehdit altında kaldı. Karlofça

      Antlaşması’ndan (1699) sonra Babıali, bu zafiyetin üstesinden gelmek için yeni savunma

      hatları oluşturmak üzere harekete geçti. Kuzeyde Rusya ve Lehistan, güneyde Venedik,

      batıda ise Habsburg sınırında imparatorluğun askeri gücü yeniden örgütlendi. Habsburg

      serhaddinde, Bosna’dan Temeşvar’a kadar uzanan bir coğrafyada, sıklet merkezinde Belgrad

      Kalesi’nin bulunduğu bir savunma hattı oluşturuldu. Bu amaçla modern tabyalar inşa edilerek

      kaleler tahkim edildi ve çok sayıda asker yazılarak serhad garnizonları güçlendirildi. Bu askeri

      programın masraflarını karşılamak için imparatorluğun mali kaynakları seferber edildi.

      Babıali’nin çabaları sonucunda Habsburg sınırındaki Osmanlı askeri gücü, çoğu yerli kulu

      neferler olmak üzere, neredeyse 40 bin askere çıkarıldı. Ne var ki 1716-1718 Savaşı’nda

      Babıali’nin inşa ettiği savunma hattı Habsburg ordusu karşısında ayakta kalamadı: 1716’da

      Temeşvar, 1717’de Osmanlı Avrupası’nın en önemli kalesi Belgrad düştü. İmparatorluğun

      1699’dan itibaren seferber ettiği askeri ve mali kaynaklara rağmen bu savunma hatları niçin

      bu kadar kolayca çöktü? Ömer Gezer kale mimarisinden serhad garnizonlarının yapısına

      kadar uzanan bir alanda Habsburg serhaddindeki Osmanlı askeri gücünü, sosyo-askeri ve

      ekonomik yönlerini de ihmal etmeden incelediği kitabında bu soruyu Osmanlı askeri

      bürokrasisinin yetersizliğine işaret ederek cevaplıyor. Ömer Gezer, Hacettepe Üniversitesi

      Tarih Bölümünde araştırmalarını sürdürüyor.

      Stok Kodu
      :
      KY-362
      Sayfa Sayısı
      :
      389
      Basım Yeri
      :
      İstanbul
Kapat